Saturday, May 29, 2010

STILL HANGING. istanbul

HATE. traffic.
HATE. driving.
HATE. distances.
HATE. the tv.

LOVE. meeting new people.
LOVE. scenery.
LOVE. food
LOVE. street animals

STILL HANGING. istanbul

Tuesday, May 25, 2010

The girl who wants to be "everything"!




The girl who wants to be "everything"!


Some say, it is possible

Some think, it's not!

Surely one has to work hard!

One has to sacrifice a lot,

But nothing is impossible!

For a girl with dreams,

Nothing is invincible!


I want to be a writer,

a savior,

a director,

I want to change the world,

And I do believe that everyone

CAN change the world.

"You only need ONE person

that believes you"

Once a good friend said.

You only need that RIGHT person

to believe you,

to follow your dreams,

to make others believe in you!

If only I can convince you -ONE person-,

who is the RIGHT person,

I CAN change the world!

Now please excuse me,

while I work on my dreams,

Cause I am a girl,

who wants to be everything!

Monday, May 24, 2010

d'istanblue...



13 gun,

1 dugun,

Cevapsiz 10 is basvurusu,

Yenilen 40'in uzerinde baklava,

Bol bol gozyasi,

Kaybedilmis bir kac kilo,

Yeni fikirler


= istanbul


13 gundur evde oldugumdan yazicak pek bir sey yok aslinda. Bu hafta kitabimi bitirmem lazim artik! Fazla uzamaya basladi, kabak tadi vermeden bitirip son revizyonunu yapmak istiyorum. Zaten onu bitiremedigim icin dogru duzgun is de aramaya baslamadim daha. Bir kac arkadasla irtibat icindeyim, bakalim bir sey cikarsa artik.


Buradan da duyrulur, reji assistani veya egelenceli reklamlar yapan bir yerde animator/grafiker olarak is ariyorum! Ilgilenenler benimle temasa gecebilir :) Gerci bir tek ben okuyorum bu blogu, ve aslinda bu da hosuma gidiyor!


Icimde gerceklesmeyi bekleyen bir suru proje var...Ama su kitabi bitirmem lazim once.

Thursday, May 20, 2010

miserable and unhappy!

yes.
still miserable and unhappy.
i HAVE NO IDEA how to find a job in this city.
at least i DID KNOW IT back in nyc.
More people have replied to me
From BA regarding my job inquiries.
Maybe I should rethink about moving back
to the continent America
only a bit south!

-sighs-

yes.
you will get these emails until i get used to living here!
or come back!

other than that.
food is good and free!


Tuesday, May 18, 2010

Mesut olalim!





Aklima ne geldi biliyor musunuz?
Ben kucukken Tarkan'in sarkilarina pek bir bayilirdim. Ozellikle su "Gel gunduzle-gece olalim.." diye gideni pek bir soylerdim! Sozleri

"Gel gokyuzunde yildiz olalim,
Seninle mutlu yarinlara kosalim,
Gel beraber mesut olalim.."

diye devam eden sarkidaki, "Gel beraber mesut olalim" sozune bir anlam veremezdim. O zamanlar "mesut olmayi" , "Mesut Yilmaz" olmak diye algilayan cocuk beynim, "Allah allah neden Mesut Yilmaz olmak istiyorlar ki! beraber basbakan olalim! demek istiyorlar herhalde!" diye dusunurdu. Yazik.. pek bi cahilmisim o zamanlar.






Friday, May 14, 2010

meeh...

Bu siralar yazacak pek cok sey olmasina ragmen icimden pek yazmak gelmiyor. Kafam baska seylerle mesgul galiba, ama o seyleri yok edip kitabimi yazmayi bitirmem lazim en yakin zamanda. Icime sikintilar basiyor bazen. Hatta bugun depresyon dalgasi hissettim icimde ama soyle bir geldi gecti yani, cok kalici degil simdilik. Daha dun 1 bugun 2 zaten.

Evden toparlanip .45 bavul ve bir gitar cikabildim. Samantha ve Donald'da yardim ettiler esyalari indirmeme. Donald'in annesi her zamanki maydonoz burnunu sokup evin icinde "2 defa da indirin, 2 defa da indirin! Donald birak o elindeki yesil bavulu, kirmizi cek gotur! Tek seferde indiremezsiniz!! Hayir dedim sana Donald, birak onuu!!" diye bagirarak son anda sinirlerimi tepeme cikarmis olsa da, her sey yolunda gitti! Gercekten Donald'in ailesinde bir mantik eksikligi var, ve bu kadar akilli bir cocugun nasil asansoru tutup, butun bavullari tek seferde asagiya indirmeye calismami anlayamamasini hic anlamiyorum! neyse... O donem de kapandi.. Baya ilgincti! Simdi Eugenio'dan haberleri almayi planliyorum. haha!

Dugun var yarin. Benimde heyecanli olmam gerekir galiba ama ben hic heyecanli degilim. Bir suru akraba, kivir zivir gormek istemiyorum. Ben yalniz kalmak istiyorum bu aralar aslinda, boyle tam su anda oldugu gibi oturup yazmak istiyorum hep. Hava hep karanlik olsun istiyorum. Zihnim de hep aydinlik. Bir de arada bir kosmak istiyorum. Cok erteledim spor yapmayi simdi nur topu gibi bir gobegim var! yok yarin sabah kalkip yapacagim ama sozz!!

Ama dugun guzel gecicek bence!

Sunday, May 9, 2010

Lokum

Ay cok banal, sikici ve hep ayni seylerden bahseder olmusum. Bugunlerde hafif bir donus stresi bastirdi ondandir her halde. Mesela bizim Cinli annenin ezik-buzuk yiyeceklerle her gun oda kapimda bitip bana yeni bir orjinal-cinli-bilmemnesi ikram etmesini yazmamisim. Gecenlerde isi abartip bana plastik bir torba icine dolusturdugu rimellerini de vermeyi onerdi ama kibarca reddettim tabii ki! "Ben kullanmiyorum!" diye verdigi o rimeller 1950'lerden kalma olabilirdi!!
Bu hafta zaten etkinlikle doluydu hep. Keyifli gecti baya...
Ah bir de o dudagimin kenarina kondurulan opucukler! (Yada benim birilerinin dudaginin kenarina kondurdugum opucukler...) Yine bulutlarda gecirdim buyuk bir vaktimi Carsamba'dan sonra. Hani bir umut.. "Belki bir kere daha olur.." diye kafama dolusan dusunceleri kovmadim bu kez. Surda 3 gunum kalmis, biraktim kendimi hayal alemine...Doya doya hayal ettim. Ohhh dunya varmis be! Kac zamandir hayal eksikligi cekiyormusum. Eh tabii, hayalden oteye gidememesi hafif hayal kirikligi yaratti neticede ama bu kadari bile guzeldi. Beni haftaya guzel baslatti!
Kahve fali bakasim geldi bugun cok! ama sonra kahve makinamin pek de calisamadigi aklima geldi. Kismet artik Turkiye'ye donunce. Soooyle guzel, sisman, agzindan bal damlayan bir teyze bulmam lazim. Sisman olmazsa, olmaz!!

Oh biraz icimiz ferahlasin canim...Hep aci, hep huzun olmus duvarlarim. Agzimiza bir lokum atalim...Blogumuz senlensin!

Dugum




Verdikleri sozleri tutamayanlardan hic hoslanmiyorum,
Dogru konustuklarina inanmaniz icin,
Gozunuzun icine yalan soyleyenlerden hoslanmadigim gibi...

Hissettigim duygularla davranmaya cesaretim olmamasindan
Nefret ediyorum,
Baska duygularla hareket etmek zorunda kaldigim gibi...

Gercekten beni sevenleri gormek beni mutlu ederken,
Digerlerinin bir arada olmaktan hoslanmadiklarini fark etmenin huznunu yasiyorum,
Neden kimse egelenmiyor?
Neden yalan butun gulucukler?
Birakin duygularinizi ciksin hepsi icinizden,
Belki o zaman rahat birakir dusuncelerimi
Bu sikici dugumler...

Friday, May 7, 2010

neden?

Ah!
Benim de aklima hep yolda dolusuyor kelimeler...
Mesela baskalarini bahane ederek hayata kizdigimi fark ediyorum bazen,
Halbuki butun kizislarim kendime!
Yapamayacagim seyler istiyorum hep kendimden,
Sonra da neden yapamadigim uzerine uzuluyorum.
Halbuki biliyorum neden yapamadigimi,
O zaman gecenin bu yarisinda bosalan goz yaslari neden?

Cok fazla hayal kuruyorum mesala..
Neresi kotu bunun diyeceksiniz ama kotu iste!
Yapmam gereken o kadar seyin arasinda kendime mola veriyorum hayallerden,
Beni en cok onlar mutlu ediyor nedense...
Gun arasindaki kucuk hayal molalari...

Kendimi cok yargiliyorum bazen,
Ve bunun yanlis oldugunu biliyorum!
Destekten cok kostek oluyorum kendime,
Basarilamayanlari bir bir diziyorum gozlerimin onune,
Sonra da huzunlenmeye basliyorum...
"Neden yapamadim bunlari hayatimda?" diye!

Merak ediyorum bazen,
Hayatta "Benim dusunduklerimi baskalari hissedebiliyor mu?" diye.
Sasirdigim bana soylenenler aslinda,
Sakladigimi dusundugum icimdeki "kotu ve arsiz"i
Gorduklerini iddia edenler mesela..
Halbuki ben de onun icindeki "kotu ve arsiz"i
Gordugumu sanmistim...
Demek ki gozlerinde gordugum,
Gozlerimin bir yansimasiymis!
Yani "Hersey karsilikli mi bu hayatta?"
diye sorasim geliyor her seferinde.
Ve hep sasiriyorum cevaba!
"Evet" diyor birisi,
"Karsilikli oldugunu daha cok goreceksin!"
Ama inanamiyorum kendisine.
Ben hep verici olmusum,
Basklarinin da verebilecegini dusunemiyorum.
"Bu kadar iyilik bu dunyada fazla!" diyorum kendime,
"Cok fazla hem de..."

Mutlu olmayi hak ediyor muyum?
Peki o zaman neden tam mutlu olamiyorum?
Neden her sey dusundugumun tersine cikiyor?
Neden hic dogru zamanda dogru yerde bulunamiyorum?
Neden kimse beni sevmiyor?
Neden... neden... nede..?

Saturday, May 1, 2010

ah nerde o gunler...

Cinli anne, kocamin cok sansli bir adam olacagini soyluyor! Soyledigine gore cok caliskanmisim.
Sabah evi gormeye gelen cocuk gelmeden once evi temizledigim ve bulasiklari yikadigim icin soyluyor bunlari! ah su eski kadinlar... nerdee bu zamanda oyle ev isi yapan kadinlarla evlenmekten zevk alan erkekler...
haaaa bir de butun hayatim boyunca oturup ev isi yapsam kafayi yerim orasi da ayri bir konu! daha simdi issizlikten sikintilardayim. is bulursam butun yaz calisicam, tatil yok bana!

Things I like today!




Today I liked my roommate's mom!
And I think she liked me too.
I liked a pink shirt. It has a little black hat pattern printed on.
I liked my sandwich; roast beef, parmesan and some greens. Delicious.
I liked some hot pink-orange gardener shorts.
And I liked Penelope's company.
I liked the baby who rolled her world ball to me,
She then brought all her baby pastes to me!

And today I liked a guy!
I mean, I really liked him.
It was one of those moments that I knew,
I would like him even before he approached to meet me!
His name is Constantine.
Like 'Istanbul!'
I thought to myself,
No, no... it's not "like" Istanbul,
It's the old Istanbul!
Well...
Actually Constantine means stable, like constant!
But that's not the point.
The point is...
I liked a tall, blonde, German guy,
Who is totally out of my usual type.
I mean the guy is tall and blonde and German looking,
I can't be attracted to him!
Can I?
I think I liked his eyes,
They reminded me some eyes that I longed for once.
Only this time, they were blue.
And I think,
I liked his ugly smile,
Which looked very charming to my eyes!
I liked the energy between us.
And I can't explain you why...

ps. This blog is getting too cheezy. I should stop it NOW! And go back to writing in Turkish!